NLP’nin John Grinder ve Richard Bandler tarafından 1976 yılında oluşturulan bir ‘Proje’ olduğu herkes tarafından biliniyor. Bu doğru bir bilgi ancak eksik. John ve Richard’ın bu ‘NLP Projesi’ni hazırlarken ‘Modelleme’ yöntemini kullandıkları çok az kişi tarafından biliniyor. Onlar yıllar süren çalışmaları sırasında dünya çapında başarılı olmuş 3 önemli psikiyatristin çalışmalarını ve başarılarını modelleyerek ‘NLP Planı’nı oluşturmuşlardır. NLP bir New Age Cemaati midir?
İşte şimdi bizim bir ‘Dedektif Gazeteci’ olarak yapmamız gereken bu önemli ‘Sırrı’ keşfetmek, ortaya çıkarmak ve yeşil bir dosya içinde raporlaştırmak...
NLP Planının Arkasındaki Sır
John ve Richard, Fritz Perls’in ‘Gestalt Terapis’ uygulamalarını, Virginia Satir’ın ‘Aile Terapisi’ uygulamalarını ve Milton Erickson’un ‘Hipnotik Dil Kalıplarını ve Hikayelerini’ modelleyerek NLP Projesinin temellerini atmışlardı.
Bu üç esrarengiz ‘İletişim Gurusu’ndan bize göre en önemlisi 1901 yılında doğan ve 1980 yılında ahirete göç eden ve ancak NLP ile yakından ilgilenen, NLP’ye hayatını ve gönlünü vermiş kişilerin bildiği bir isim olan Milton Erickson’du. Milton bir görüşme için kolay ikna edilebilecek birisi değildi. Bir ‘Gizli Ajan’ gibi yürütüyordu çalışmalarını. Onların bir araya gelmesini sağlayacak olan bir başka isimdi: Gregory!...
İletişim ve Sistemler Teorisi üzerinde araştırmalar yapan bir İngiliz Antropolog olan Gregory Bateson bir dönem, John ve Richard ile çok yakın ilişki kurmuştu. Biyoloji, Sibernetik, Antropoloji ve Psikoterapi gibi farklı konularda makaleler yayınlıyordu. Şizofreni üzerine makaleler yayınlamıştı. NLP çalışmalarına onun da büyük katkısı olmuştu. O dönemde NLP projesi iki yönde gelişiyordu: ‘Mükemmelliğin kalıplarını keşfetmek’ ve ‘başarılı insanların düşünme ve iletişim kurma becerilerinden yararlanarak etkin yollar kazanmaktı.
1975 yılında Gregory, John ve Richard’ın yazdıkları ‘The Structure of Magic 1” adlı yazıyı okuduğunda damarlarında bir ateş dolaştı, heyecanlandı, coşkuya kapıldı ve onları telefonla arayarak, Arizona Phoenix’te yaşayan Milton Erickson ile temas kurmalarını önerdi. Hatta onlar için bir randevu aldı.
John ve Richard Milton’ın hipnotik dil kalıplarının ve anlattığı hikayelerin insanlarda nasıl ‘Değişim ve Tedavi’ etkisi yarattığını keşfettiklerinde artık ‘NLP Projesi’nin bir sistem olarak ortada olduğunu hissettiler. 1976 yılında Santa Cruz’da bir dağ evine çekildiler. Oluşturdukları ‘Plan’a bir ad, bir isim bulmaya çalıştılar. 36 saat sonra aradıkları adı buldular: Neuro – Linguistic Programming, yani NLP.
Sinir Sistemini Sözcüklerle Yeniden Programlamak
NLP kısaca Sinir Sistemini (Neuro) Sözcüklerle (Linguistic) Yeniden Programlama (Programming) anlamına geliyordu.
Neuro, bütün davranışlarımızın; görme, işitme, koklama, tatma, dokunma ve hissetme gibi nörolojik süreçlerimiz tarafından belirlenmesin gsöteriyordu.
Linguistic, düşüncelerimizin, davranışlarımızın ve başkalarıyla iletişimimizin temelinde Dili kullandığımızı gösteriyordu.
Programming ise hangi davranışları yapacağımızı ve hangi düşünceleri düşüneceğimizi seçerek sinir sistemimizi yeniden programlayabileceğimizi gösteriyordu.
Milton Erickson’un Başarı Sırları
Milton’un başarısının sırrı, iletişim kurduğumuz insanların bilinçdışına (ya da bilinçaltına) büyük bir saygı göstermektir.
NLP’de (Neuro Linguistik Hipnotherapy) Master Trainer olan ve aynı zamanda bir NLP Eğitmeni olan Ralph Watson’a göre NLP uzmanlarının tutumlarının temelinde ‘Bilinçdışına Saygı’nın olması gerekiyor. Ralph seminerlerinde bize sık sık kendisinin NLP kursu vermediğini, ‘NLP’yi yaşadığını’ bunun bir ‘Yaşam Üslubu’ olduğunu söylemişti. Durumların ve koşulların labirentinde sıkışıp kalmış olan insanlara ‘Çıkış Yolu’nu bulabilmeleri için yardımcı olmak, belki bir ‘Işık Yakmak’, belki ‘Seçeneklerini Arttırmak’, belki ‘Motivasyon Kazanmalarına’ yardım etmek gerekiyordu. Bunun içinde bu insanların ‘Bilinçdışlarıyla’ iyi bir ilişki kurabilmelerine yardımcı olmak gerekiyordu. Bu yüzden NLP, Trans, Hipnoz ve Meditasyon içiçeydi. NLP uzmanı sadece bir ‘Araç’ vazifesi görecekti ve her şeyi ‘Danışmanın Bilinçaltı’ yapacaktı. Zorlama asla yapılmamalıydı!... Peki ama ‘Danışanın Bilinçdışına’ nasıl ulaşılacaktı?
Şimdi bu bağlamda, Milton’un ‘Kim’ olduğuna, nasıl bir ‘Yaşam Dramasına’ sahip olduğuna bir bakalım.
“Milton Erickson’un Mucize Yaratan Sözleri”
(Bir Kadına Trans Sırasında Söyledikleri)
“Ve benim sizden istediğim, geçmişinizden bir zamanı seçmeniz, çok çok küçük bir kız olduğunuz zamanı. Ve benim sesim sizinle birlikte gidecek. Ve benim sesim sizin ebeveynlerinizi, sizin komşularınızı, sizin arkadaşlarınızı, sizin okul arkadaşlarınızı, sizin oyun arkadaşlarınızı, sizin öğretmenlerinizi değiştirecek. Ve ben sizden, okuldaki sınıfınızda oturduğunuz yeri bulmanızı istiyorum. Küçük bir kız bir şeyden dolayı kendini mutlu hissediyor. Uzun zaman önce olmuş bir şeyden dolayı. Uzun zaman önce unuttuğu bir şeyden dolayı.”
NLP Türk Blog
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder