Yeniden
çerçeveleme insanlara “Bunu başka nasıl yapabilirim?” dedirtmenin bir yoludur.
Bir bakıma, bir insanın “Dur ve bu davranışın üzerinde düşün. Hatta şöyle düşün
: Yeni bir şey yap. Çünkü şimdiye kadar yaptıkların işe yaramıyor. Kendine bir
‘Hikaye’ anlat. Sonra aynı hikayeyi ‘Anlatmanın’ üç farklı yolunu bul. O zaman
birdenbire davranışlarında ‘Farklılıklar’ göreceksin” demesidir.
İnsanların
şaşırtıcı bir yanı vardır. Etkili olmayan bir şey gördüklerinde, onu ‘Daha da
Zorlaştırırlar’. Örneğin bir lisenin oyun alanına gidip çocukları izleyin. Bir
çocuk, yanındaki başka bir çocuğun üstüne gider ve onu iter. Diğeri de onu
göğsünden itmeye çalışır. Ama diğer çocuğun bu hareketi, ilk saldırana daha fazla
güç sağlayacağından, bu onun aleyhine olur.
Psikiyatri
alanında gerçekten ‘Alışılmamış’ olan bir yan vardır. Bu yan, bir sorunun
üzerine ‘Doğrudan’ gitmek yerine, ‘Dolaylı’ yoldan yaklaşılması halinde nelerin
mümkün olduğudur.
Milton
Erickson benim şimdiye kadar duymuş olduğum ‘En Kısa’ iyileştirmelerden birini
yaptı. 1957 yılında Palo Alto’da bir Hastanede çalışırken, psikiyatristler
dışarıda hastalarla birlikte bir kuyrukta bekliyorlarmış. Teker teker içeri
girdiklerinde, Milton birkaç ‘Sihirli Söz’ söylüyor, değişik ‘Hareketler’
yapıyormuş. Sonra psikiyatristler dışarı çıkmışlar ve Milton’ın aslında bir
şarlatandan başka birisi olmadığını söylemişler.
Olay
şuydu : Lisans üstü öğrenimi gören ve genç bir psikolog, insanların üstüne
bıçakla yürüyen ve zarar vermek için aklına gelen her şeyi yapan on yedi
yaşında birisini getirmişti.
On
yedi yaşındaki bu delikanlı, saatlerdir kuyrukta bekliyor ve “Ahhh... Bana ne
yapacaklar?” deyip duruyordu. Kendisine elektrik şoku mu verileceğini, yoksa
başka bir şey mi yapılacağını kestiremiyordu. Onu içeri soktular ve masanın
önüne yürüdüler. Milton oradaydı.
Milton,
“Bu delikanlıyı buraya neden getirdiniz?”
dedi.
Psikolog
ona durumu açıkladı. Olayın hikayesini elinden geldiği kadar detaylı bir
şekilde anlattı.
Milton
onu dinledikten sonra psikologa, yerine oturmasını söyledi. Çocuğa dönerek,
“Bir hafta sonra bütün davranışlarımın değiştiğini gördüğünde ne kadar
şaşıracaksın” dedi.
Çocuk
da ona bakarak, “Evet. Çok şaşıracağım.” diye karşılık verdi.
Milton’ın
son sözleri şu oldu : “Çık dışarı. Bu insanları da götür buradan!”
Çocuğu
getiren psikolog, Milton’ın çocukla ilgilenmeye karar verdiğini düşünmüştü.
Fakat çoğu psikolog gibi o da işin ‘Püf Noktası’nı kaçırıyordu.
Ertesi
hafta, on yedi yaşındaki bu delikanlının davranışları tepeden tırnağa değişti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder